Karbonsuzlaşma için LPG

Ülkelerin ve uluslararası kuruluşların iklim krizinin ulaştığı mevcut durum karşısında attığı adımlardan biri olan karbonsuzlaşma hedefi, son yılların en sık konuşulan gündem başlıklarından biri. 2030 ve 2050 yıllarına dek kademeli olarak gerçekleştirilmesi planlanan ve bunun için pek çok yol haritasının hazırlandığı hedef doğrultusunda çeşitli adımlar atılıyor. Peki, alternatif bir yakıt olan LPG söz konusu yol haritalarının neresinde bulunuyor, karbonsuzlaşma hedefine nasıl katkı sağlıyor?

Avrupa LPG Birliği’nin hazırladığı rapor, bu sorulara yanıt vermeyi amaçlıyor. Avrupa’da ulaşım sektörünün karbonsuzlaşma hedefi doğrultusunda atabileceği adımlara işaret eden raporda, LPG’nin 8 milyonun üzerinde araçta kullanıldığına ve bu rakamın LPG’yi Avrupa Birliği’nde en çok tercih edilen alternatif yakıt konumuna taşıdığına işaret ediliyor. LPG’nin söz konusu konuma erişebilmesini mümkün kılan ise hem LPG dönüşümü işlemi sayesinde hem de piyasada bulunan LPG’li araç modelleriyle bu yakıtın geniş kitlelerce kolaylıkla ulaşılabilir olması. Bunlara ek olarak, rapor, LPG’nin oldukça köklü bir yakıt olmasının öneminin altını çizerek bu etkenin de yakıtın tercih edilmesinde pay sahibi olduğuna dikkat çekiyor.

Raporda vurgulanan bir diğer nokta, karbonsuzlaşma hedefinin gerçekleştirilebilir ve düşük maliyetli bir nitelik taşıması gerekliliğine ilişkin. Gerek dünyadaki gerekse de Avrupa Birliği üyesi ülkeler arasındaki ekonomik eşitsizliklere dikkat çeken rapor, söz konusu sürecin bu eşitsizliklerin gözetileceği bir perspektif ışığında sürdürülmesi gerektiğinin altını çizerek LPG’nin bu noktada önemli bir işlev göreceğini ifade ediyor.

Bu çerçevede, halihazırda dizel ve benzinle çalışan araçların LPG dönüşümünün sağlanması ve biyo-LPG konusunda harekete geçilmesi durumunda karbonsuzlaşma hedefi doğrultusunda kayda değer bir yol kat edilmesinin mümkün olduğu raporda vurgulanıyor. Söz konusu hedefin gerçekleştirilebilir hale gelmesi için gerekli düzenlemelerin tamamlanması ve vatandaşların bu hedefe katılımlarının uzun süreli bir destek programıyla gerçekleştirilmesi gerektiğine de işaret ediliyor.

Raporu incelemek için tıklayın.